Karantina günlerini Rize’de çevresi açık bir evde geçirmek benim için şans oldu. Uzmanlar televizyonlarda beslenmenize dikkat edin, bağışıklık sistemini güçlendirecek şekilde beslenin diyor ya, en tazesinden en doğal haliyle yiyorum o dediklerini.
Onların bilmediklerini de yiyorum içiyorum. Örneğin karaciğer dostu karayemişler çiçek açtı, arılar bugünlerde ona üşüşüyor. Hani en pahalı olan bal var ya, işte onu yapıyorlar. Karayemiş çiçeğinin bir tanesini bir bardak sıcak suya daldırıp iki dakika beklettikten sonra Japonlar gibi koklayarak içiyorum. Kokusu bile insana yetiyor.
Karayemiş ağacı kışın yaprağını dökmeyen bir meyvedir. İstenirse yaprağı da yaz kış aynı şekilde bir bardak sıcak suya daldırıp bekletilerek çay elde edilebiliyor.
Dalıyla demetler halinde topladım, kış çayı için kurutmaya koydum. Ankara’ya dönünce yakınlarıma hediye edeceğim.
Karayemişin dallarına uzanırken türkü söylemeden olmazdı:
Karamiş çiçeğinden /Aci oldi balumuz / Korona başa bela /Ne olacak halumuz.
Bir de her bahçede lahanamız var, şu anda çiçeğe durmuşlar. Çiçeklerini sapından kopartıp taze taze yemek çocukluğumuzdan alışkanlığımızdır. Yerli brokolidir. Hani, koronaya karşı uzmanların önerdiği. Önceki gün çiçek saplarından cacık yaptım. Bugün yine topladım, bu kez haşlayarak cacık yapacağım. Söylemeliyim, yoğurdum da probiyotiktir. Polenle mayalanmış bu yoğurdu kendim yapıyorum. Kefirden daha güçlü probiyotik içerdiğini düşünüyorum.
Lahana çiçeklerini toplarken ona da bir türkü attım:
Lahana çiçeğine /Burokoli deyile / Koronaya eyidu /Cacik da edeyile.
Gelelim ders kitaplarına.
Ders kitaplarının şu halini canlı yayında da gördükten sonra veliler internetten eğitimi REDDEDİYORUZ diyebilmelidir. Velilere bunu anlatmak lazım.
Tam zamanıdır, www.mahiye.com sitemdeki 1970’li yılların o muhteşem ders kitaplarını kullanmaya geçilmelidir. Tamamı ücretsiz eşirimdedir. Evde veliler bunu başlatabilir.
Böyle durumlarda aklıma İngiliz işgali altında yapılan 1919 Ardahan Kongresinde alınan kararlar gelir. İlk maddesi silahımızı İngiliz komiserine teslim etmemek ve işgal kuvvetlerinin verdiği hiçbir emre itaat etmemekti.
Şimdi, çocuklarımıza dayatılmış şu beyin kıran virüslerle dolu kitaplara bakıyorum da, bu kitapları reddetmek anayasal direnme hakkıdır, Müdafaa-i Hukuk’tur. Bilelim ki internet üzerinden çocuklarımızı koronadan daha büyük bir tehlike beklemektedir.
Ardahan kongresine katılan Kars Cumhuriyetinin 18 parlamenteri derdest edilip Malta kalesine sürgüne götürüldüler, ama halk da artık uyanmıştı, Müdafaa-i Hukuk cemiyetleri her yerden yükseldi ve 18 parlamenter Malta’dan tayfası Rizeli olan bir denizaltıyla kurtarıldı;, arkasından Erzurum İngiliz valisi Ravlinston Kazım Karabekir ile Necati Memişoğlu tarafından esir alındı ve Malta esirlerinin tamamı onunla takas edilerek kurtarıldı. (Umarım TRT’nin yeni dizisi Ya İstiklal Ya Ölüm’de İngilizlere haddini bildirdiğimiz bu bölümler de çekim yapılır.)
Şimdi, ev hapsindeki çocuklarınızı bu esaretten kurtarmaya denizden de uzaydan da kimse gelmeyecek. Elinizdeki kumandayı kaldırıp atmakla başlayacak kurtuluşunuz.
Devrimci Hz.Muhammed’in dediği gibi, avucunuzda tuttuğunuz yeni putları atın, ayağa kalkın, çocuklarınızı şeytana köle vermeyin, kurtarın.
Mahiye Morgül /1.4.2020 /Rize
Bu yazı yorumlara kapalı.